Çok güzel bir çocuk olan Tistu, çok güzel ve çok zengin anne
babasıyla birlikte harika bir evde yaşamaktadır. Tistu’nun babası savaş topu üreticisidir ve oğluna ne kadar kazançlı bir işleri olduğunu anlatır sürekli: “Toplar güneş çıkınca kimsenin istemeyeceği
şemsiyelere benzemez, yağmurlu yaz aylarında vitrinlerde bekleyen hasır
şapkalara da benzemez. Hava nasıl olursa olsun topların alıcısı vardır.”
Tistu’nun da günün birinde babasının yerini alması beklenmektedir.
Sekiz yaşına kadar evde annesi tarafından eğitim gören Tistu
sonunda okula gittiğinde beklenmedik bir şey olur. Hiç istemediği halde
derslerde uyuyakalan Tistu okula uyum sağlayamaz. Öğretmeni, Tistu’nun
ailesine, öbür çocuklara benzemediği gerekçesiyle onu okulda tutamayacaklarını
belirten bir mektup yollar. Herkes bu duruma çok üzülür. Ancak Tistu’nun babası
bir çözüm bulmakta gecikmez. Madem oğlu okulda kitaplardan bir şeyler
öğrenemiyor o zaman yaparak öğrenecektir. Böylece Tistu bahçecilik dersi almak
üzere bahçıvan Bay Posbıyık’la tanışır. Bahçeyle uğraşmaktan çok hoşlanan
Tistu’nun ilgilendiği çiçekler çok kısa bir süre içerisinde büyüyüp yeşerirler.
Bahçıvan, öğrencisinin gizli bir yeteneği olduğunu hemen anlar: Tistu yeşil
parmaklıdır. Yeşil parmaklı biri nerede olursa olsun tohumlara dokunduğu anda
hemen çiçek açmaktadır, tıpkı Tistu’da olduğu gibi.
O günden sonra tuhaf şeyler olmaya başlar. Cezaevi bir çiçek
şatosuna, yoksul mahalleler kentin en güzel yerlerine, hasta bir kızın odası ve
hastane yaşamı sevdirecek kadar güzel bir çiçek bahçesine dönüşür. Öyle ki
sonunda kentin adı bile değiştirilir, Çiçekkent olur. Tistu’nun yeşil parmakları babasının top fabrikasına da ulaşacak ve yalnızca yaşadığı kenti değil uzaklardaki savaşları da etkileyecektir.
Öğretmeni ve rehberi Bay Posbıyık’ın ölümünün ardından Tistu
gökyüzüne uzanan ağaçtan bir merdiven yapar ve bir gün tırmanmaya başlar. O
kadar yükseğe çıkar ki ortada merdiven ya da başka bir şey kalmaz. Bunu fark
ettiği sırada vücuduna kocaman, bembeyaz bir kanat değdiğini hisseder. O artık bir
melektir.
Kitabın sonunda Tistu’nun dünyadan ayrılmasına üzülmeyiz
çünkü içten içe böyle bir varlığın bu dünyaya ait olmadığını biliriz kitap
boyunca. Bu kadar güzel ve iyilikle dolu biri olsa olsa bir melektir… Çoğu
kişi, zaman zaman, savaş, yoksulluk, hastalık ve benzeri kötülükleri yok
etmeyi, dünyayı güzelliklerle ve iyiliklerle donatmayı hayal etmiştir. Bana
kalırsa Maurice Druon Yeşil Parmaklı
Tistu ile tam olarak bunu yapıyor. Üstelik bunu şimdiki kahramanların
yaptığının tersini yaparak başarıyor. Amacım eleştirmek değil ancak şunu da
rahatlıkla söyleyebiliriz ki günümüzde kahramanların dünyayı kurtarması için
önce onu neredeyse yıkması gerekiyor çoğunlukla. Oysa Tistu barışı, sevgiyi,
mutluluğu ve güzelliği çiçekle, bolca çiçekle getiriyor.
Fransız yazar Maurice
Druon’un yazdığı, Esra Özdoğan’ın
Türkçeleştirdiği ve Mustafa Delioğlu’nun
resimlediği Yeşil Parmaklı Tistu, Can Çocuk Yayınları tarafından
yayımlanıyor.
Tülin Sadıkoğlu
BU KİTAP ÇOK GÜZEL ÖNERİRİMMM
YanıtlaSilkatılıyorum
YanıtlaSilEvet çok güzel
YanıtlaSil