12 Mart 2014 Çarşamba

Cecü'nün Yer Cüceleri

Şimdi, şunu bilmelisiniz ki;
dünya, hayatlarını bomba biriktirmekle geçiren 
generallerle de doludur.

Ve bizim general
evinin tavan arasını bombalarla dolduruyordu.
"Bir sürü bombam olunca,"
diyordu,
"şahane bir savaş patlatacağım!"

Dünyaca ünlü İtalyan yazar, göstergebilimci, filozof ve edebiyat eleştirmeni Umberto Eco ülkemizde ve dünyada daha çok büyükler için yazdığı romanlarıyla tanınıyor. Ancak bu çok önemli düşünür ve yazar çocuklar için de öyküler yazdı. Yapı Kredi Yayınları’nın yayımladığı, üç öyküden oluşan “Cecü’nün Yer Cüceleri”ni Eugenio Carmi resimlemiş, Türkçe’ye ise Eren Yücesan Cendey çevirmiş.

Bomba ve General başlıklı ilk öykü savaş çıkarmak isteyen bir general ve neden olacakları zararı düşünüp buna üzülen atomlarla ilgili. Atom bombasının içine konmuş atomlar sonunda generale isyan ederler ve bir gece sessiz adımlarla bombaların içinden çıkıp bodruma saklanırlar. General savaş ilan edip de bombaları yağdırmaya başladığında halk dehşete kapılır ama bombalar patlamaz, kimse de zarar görmez.

Üç Kozmonot başlıklı ikinci öyküde Amerikalı, Rus ve Çinli üç astronotun Mars’a yolculukları anlatılıyor. Bu üç astronot birbirlerini anlamadıkları için farklı olduklarını zanneder. Ancak temel duygular söz konusu olunca birbirlerine benzediklerini anlarlar. Altı elli, baştan aşağı yeşil Marslı’yla karşılaştıklarında ise kendilerinden çok farklı olan bu “korkunç canavara” karşı birleşirler. Ama bu “canavar” onlardan o kadar da farklı değildir…

Cecü’nün Yer Cüceleri başlıklı öykü ise keşfedeceği, uygarlığını götüreceği bir yer arayan İmparator’un “Samanyolu Kâşifi (kısaca SK)” adındaki adamını görevlendirmesiyle başlıyor. Sonunda bir gezegen bulur SK. Burada, Cecü denen yer cüceleri yaşamaktadır. Onlara, gezegenlerine uygarlık getirmek istediğini söyler ve uygarlığın nasıl bir şey olduğunu Dünya’dan örnekler göstererek anlatır. Cecü yer cüceleri gördüklerinin ardından SK’nın Dünya’sına gidip orayı güzelleştirmeyi önerirler.

Umberto Eco, minik okurlarına istenirse savaşların önlenebileceğini, birbirimizi anlamanın mümkün olabileceğini, dünyamıza sahip çıkmanın önemini gösteriyor, anlatıyor.  


Tülin Sadıkoğlu

1 yorum: