28 Kasım 2014 Cuma

Mario Usta'nın Yaramaz Kuklaları

Burada yaşayan ebeveynlerle çocuklara, dünyanın en iyi masalcısı kimdir diye sorulsa, çoğunluk Astrid Lindgren ve Mario der. Gerçekten Astrid Lindgren harika masallar anlatmıştır ve dünya çapında tanınır. [....] Ancak aynı şeyler Mario için söylenemez. Dünyadaki diğer insanların neredeyse hiçbirinin ondan haberi yoktu. Ama burada o kadar meşhurdu ki her aile onu tanıyordu.

Mario, ünlü olmadan önce sahneye çıkacağı tiyatroların önünde durmakta, insanları kukla oyununa davet etmektedir. Ufacık, bir deri bir kemik haliyle ve üstünden dökülen eskimiş giysilerle insanlar onun iyi bir oyun sunamayacağını düşünmektedirler. Ancak oyuna giden çok az kişi de bundan dolayı asla pişmaz olmaz; çünkü Mario gerçekten de çok iyi bir anlatıcıdır.

Boş salonlara gösteri yaptıktan sonra kuklalarına üzüntüyle bakar Mario; kimi zaman da onlardan özür diler. Ama olağanüstü güzel kuklaların bunu dert ettiği yoktur. Onlar Mario ile birlikte olmaktan mutludurlar.

Yıllarca ülkeyi dolaşan, saçları azalıp beyazlayan Mario umudunu hiç yitirmeden her yıl yeni bir oyun sahneler. Bir gün “Prens ve Zavallı Köylü Kızı” adında bir masalla ülke çapında ünlü olur. Artık biletler haftalar öncesinden tükenmekte, tiyatro dolup taşmaktadır. Mario da hem alkışlarn, hem de kazandığı paranın tadını çıkarmaya başlar. Hatta gittikçe azalan saçını bir perukla saklar. Kuklalar onun peruklu hali karşısında dehşete kapılırlar.

Gelelim oyuna... Bir kralın, kraliçenin, prensin, soytarının ve üvey annesinin fena halde mutsuz ettiği bir köylü kızın yer aldığı masalda, hemen hemen herkesin tahmin edeceği üzere, prens ve köylü kızın aşkı anlatılmakta. Kitabı okumaya devam ettikçe, bir yandan, bu oyundaki klişelere, kalıplaşmış tiplere itiraz ederken bir yandan da salonların dolup taşmasına neden olan masal bu muymuş der ve öykünün sonrasını merak ederken ne oldu dersiniz! Kuklalar da benimle aynı fikirdeymiş meğer. Okuyunca rahatladım doğrusu... Kral Birşeyyapmaz’ı oynayan kukla dışında hepsi farklı bir rol oynamak, farklı şeyler yapmak istemektedir. Aralarında bir tartışma yaşanır ve sonunda kralı oynayan kukla hariç hepsi makasla iplerini keserek özgür kuklalar olmaya karar verir. Mario’ya olanları anlatmak ise Birşeyyapmaz’a düşer. Yine de tek başına oynamayı teklif ettiğinde Mario, tek başına, onun ancak bir salatalık kadar heyecan verici olacağını söyler. Bunun üzerine “bir makasla krallığını geri almaya” ve Mario’ya yardım etmeye karar verir, Birşeyyapmaz. İplerinden kurtulan tüm kuklalar toplanıp Mario’nun yanına giderler. Onları gören Mario ise... Merak ettiyseniz, devamını okumalısınız!

Rafik Schami’nin yazdığı, A.M. Eisen’in resimlediği, Emrah Cilasun’un Türkçeleştirdiği Mario Usta’nın Yaramaz Kuklaları, Kırmızı Kedi Yayınları tarafından yayımlandı. Yayınevi bir yaş grubu belirtmemiş. Ancak bize göre 8 yaş ve üstü okurlar kitabı rahatlıkla okuyabilirler.

Tülin Sadıkoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder