19 Ocak 2015 Pazartesi

Kaplumbağamın Adı Meraklı

Hikâyenin baş kahramanlarından Deniz sekiz yaşında, Almanca ve Türkçeyi çok iyi konuşan, iyi bir kitap okuru olan, geveze, çok soru soran dünya tatlısı bir çocuk. Diğer kahramanımız Meraklı ise küçücük bir su kaplumbağası. İkisinin yanı sıra kedi Bay Cimbil, Deniz’in ailesi, yakınları, yani Ayşe ile Kaptan, Beter Amca ile karısı, onların çocukları Lâl ve arkadaşları da var.

Deniz’i çok seven ve onun da çok sevdiği pek çok kişi vardır ama annesi yoktur ne yazık ki... Artık yanında değilse de annesinin söylediklerinin çoğu, onun duru sesiyle birlikte, hatırındadır Deniz’in:

“Unutma,” demişti sevgili oğluna,
“En büyük mutluluk bu dünyada,
Yaşamak sevgi ve barışla.”

Küçük su kaplumbağası ise babasından Deniz’e karne armağıdır. Babası ona kaplumbağayı verirken bir uyarıda bulunmuştur:

“Bu kaplumbağa senin.
Beslenmesi de temizliği de
Tümüyle senin işin.
Unutma ki o bir canlı, yok bizden pek farkı,
İhmal edersek bakımın
Ve yanarsa canı
Yazık olur sonra.”

Deniz, kaplumbağanın bakımı için gerekli bilgiyi nerede edineceğini düşünmeye koyulur, ama babası çoktan hazırlamıştır gereken her şeyi. Üstelik bir sürpriz daha yapar babası ve dişi bir kaplumbağa alır. Onun adını da Sevgi koyar, Deniz.

Okullar kapanınca hep birlikte Ada’ya giderler. Böylelikle Deniz’in ada günleri başlar. Ancak tatil Ada’yla sınırlı kalmayacaktır. Önce Kars’a, sonra da başka ülkelere doğru seyahatler yapacaktır, Deniz. Kimi zaman güzel şeyler görecek, mutlu olacak; kimi zaman da gördükleri ona üzüntü verecektir.

Hikâyenin sonunda üzücü bir olay daha yaşanacaktır, ama yazarın dediği gibi:

Karşılamak gerekiyor hepsini, cesaretle
Sevinçle keder yaşanıyor iç içe.

Ayşe Sarısayın’ın çocuklar için yazdığı Kedimin Adı Çamur ve Köpeğimin Adı Erik’in ardından Kaplumbağamın Adı Meraklı da Can Çocuk Yayınları’ndan çıktı. Yasemin Ezberci’nin resimlediği ,şiir biçiminde yazılmış bu kitap, sekiz yaş ve üstü çocuklar için öneriliyor.

Sevgili Ayşe Sarısayın, şiirin içine doğup şiirle, edebiyatla büyümüş. Öykülerindeki duyarlılıkta, anlatımındaki durulukta, bir öyküye kocaman bir dünya sığdırabilmesinde, az şey söyleyerek çok şey anlatmasında bunun bir etkisi olduğunu söylersek yanılmış olmayız sanırım.

Ayşe Sarısayın, yaşama dair her şeyi, iyiyi ve güzeli, neşeyi ve hüznü hakkını vererek yaşamayı; içinde yaşadığımız dünyayı tüm canlılarıyla birlikte sevmeyi anlatıyor okurlarına. Bu çok özel yazarın çocuklar için yazması büyük bir şans.  

Tülin Sadıkoğlu


Kitaptan bir alıntı:

Herkes benzemez birbirine,
Çeşit çeşittir insanlar,
Yakın ya da uzak hissettiklerimiz var.
Hor görmemek gerekir bize benzemeyenleri,
Hoşgörü ve anlayış hayatın erdemleri.


Hem düşün bir kere,
Ne sıkıcı olurdu kim bilir,
Tamamen aynı olsaydı tüm canlılar.
İkizlere bile bakarsan dikkatlice,
Görürsün hemen,
Tıpatıp benzemediklerini birbirlerine.
 
Hayatın anlamıdır bu farklılıklar,
Beyazlar, karaderililer, sarı ırktan olanlar.
Hem görünüşleriyle hem de karakterleriyle
Gökkuşağının yedi rengi gibi
Bir mozaik oluşturuyorlar.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder