Bir tekniker, bozuk olan faks makinesini tamir etmeye
çalışırken kedisi Oreste açık bir pencereden girmiş olan bir kelebeği yakalamak
üzere tezgâhın üstüne atlar ve böylece nutella kavanozunu faks makinesinin
üstüne yuvarlar. Tekniker önce kedisine söylenir, ardından da faks makinesine ve
nutellasına hayıflanır. Nutellalı faks makinesi birdenbire çalışmaya başlar ve
teknikerin söyledikleriyle düşündüklerini yazar. Ne olduğunu anlamaya
çalışırken tekniker, çikolatalı faks makinesinin antenine dokunduğunda çalıştığını fark
eder.
Faks makinesi birdenbire düşünceleri okumaya nasıl başladı, diye soracaksınız.
Tekniker de bilmiyor. Kaza sonrasında bazı elektronik devreler kapanmış ve
başkaları açılmış olabilirdi; belki de anten ve sinyal yükselticisi teknikerin düşündüğünden daha
güçlüydü ya da nutella yalnızca teknikerin değil, makinenin de
düşüncelerini daha berrak bir hale getirmişti. Kişisel olarak ben sonuncu
tahmine katılabilirim J
Tekniker, kendisinin ve kedisi Oreste’nin icadı olan
bu özel makineyle televizyonda yayımlanan bir programa katılmayı, böylelikle
iki kişilik tatil ödülünü kazanmayı planlar. Ancak olaylar daha farklı gelişir.
Gizli serviste çalışan Albay Sardalye, önce makinenin gerçekten düşünceleri
okuyabileceğine inanmaz. Ancak, artık adı Söz-Düş olan makinenin söyledikleriyle
düşündüklerini yazması üzerine şaşkınlıktan çığlıklar atar:
“Çok
ilginç görünüyor!” dedi ve makine çalışmaya koyuldu.
Söz:
Çok ilginç görünüyor!
Düş:
Bu iki budalanın saçma makinesi çalışırsa adımı değiştiririm... Kahretsin, bu
kedi de ne kadar yapışkan!
Albay Sardalye, teknikere icat ettiği makinenin askeri
bir sır, dolayısıyla ülkeleri için yaşamsal öneme sahip olduğunu söyler ve
makineden kimseye bahsetmemesini ister. Kod adlarını balıklardan alan ve bir
balık toptancısında konuşlanan bu tuhaf ekip bir deney yapacaktır. Kod adı
artık “spirograf” olan tekniker de onlara yardım edecektir. Bu deneye göre bir
ailenin üzerine yerleştirilen mikrofonlarla makinenin nasıl çalıştığı ve nasıl
daha iyi bir hale getirilebileceği ölçülecektir. Sonrasında ne mi olacak?
Okuyun göreceksiniz... Ama şu kadarını söylemeliyim ki işin içinde yine Oreste ve
bu sefer nutella yerine çilek reçeli olacak...
Eğlenceli olduğu kadar ironik bir kitap “Söz-Düş
Makinesi”... Neredeyse bütün yetişkinlerin söyledikleriyle düşündükleri farklı.
Yalnızca çocuklar ve hayvanlar ne düşünüyorlarsa onu söylüyorlar.
Stefano Bordiglioni’nin yazdığı, Mert Tugen’in resimlediği ve Tolga Darcan’ın çevirdiği; absürt olayların, ilginç karakterlerin, eğlenceli ve beklenmedik olayların yer aldığı Söz-Düş Makinesi, Can Çocuk Yayınları tarafından yayımlanıyor. Kitap, 10 yaş ve üstü çocuklar için öneriliyor; ancak 9 yaşındaki okurlar da kitabı rahatlıkla okuyabilirler.
Stefano Bordiglioni’nin yazdığı, Mert Tugen’in resimlediği ve Tolga Darcan’ın çevirdiği; absürt olayların, ilginç karakterlerin, eğlenceli ve beklenmedik olayların yer aldığı Söz-Düş Makinesi, Can Çocuk Yayınları tarafından yayımlanıyor. Kitap, 10 yaş ve üstü çocuklar için öneriliyor; ancak 9 yaşındaki okurlar da kitabı rahatlıkla okuyabilirler.
Tülin Sadıkoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder