Masalları çok seven küçük kız babasıyla birlikte
yaşamaktadır. Annesini kaybetmiştir. Herkes annesinin tıpkı masallardaki gibi
gökyüzünde bir melek olarak dolaştığını söyler.
Eskiden ona masal okuyan babası, artık, bunların gerçek
olmadığını, kızının büyüdüğünü ve masal dünyasından çıkıp gerçek hayata dönmesi
gerektiğini söyler. Bu küçük kızı kızdırır. Ancak bir şey daha vardır ki canını epey
sıkmaktadır. Babası son zamanlarda adı Ayşen olan, daha önce tanımadığı birini eve
getirmeye başlar...
Ayşen bir gün çantasından bir ayna çıkartıp uzun uzun bakınca
küçük kız onu tanır gibi olur. O, Pamuk Prensesi öldürmeye çalışan kötü kalpli
cadıdır galiba… Kahvaltıda bunu babasına anlatır, ama babası onların gerçek
insanlar olduklarını, hiçbirinin masal kahramanı olmadığını söyler. Küçük
kıza göre babası yanılmaktadır. Ayşen çok kuvvetli bir cadıdır ve babasını da
büyülemiştir.
Bunlar yetmezmiş gibi kötü kalpli cadı evlerine
yerleşir. Neyse ki cadıların neler yapabileceklerini okuduğu masallardan bilen
küçük kız babasını ve kendisini onun kötülüklerinden koruyabilir. Belki onu bir
gün süpürgesiyle uçarken yakalayabileceğini düşünür, ama Ayşen süpürge yerine
arabasına biner. Onu da yuvadan arabasıyla alır. Bu da iyi olur çünkü artık
eskisi gibi babasının onu alması için işini bitirmesini beklemesi gerekmemektedir.
Ayşen ona sürekli bir şeyler yemek isteyip istemediğini
sorar. Bir gün de elinde meyve dolu bir tabakla yanına gelir ve ona elma soymak
ister. Bunu duyar duymaz aklına cadı kraliçenin Pamuk Prenses’e zehirli elma
verdiği gelir ve elmalara dokunmadan odasına kaçar. Olan biteni babasına
anlatır, ama babası onu dinlemek istemez. Küçük kız da karnı aç bir halde
odasına gider. Odasındayken Ayşen gelir, küçük kız uyuyor numarası yapar. Ayşen, başucuna içinde en sevdiği
kurabiyeler olan bir tabak bırakır. Sonra da yatağının kenarına oturup tıpkı
annesi gibi onun saçlarını okşar. Bu küçük kızın hoşuna gider, ama her şeye rağmen o
kötü kalpli cadıdır. Kurabiyeleri de yememeye kararlıdır, fakat güzel kokulara
daha fazla dayanamaz ve hepsini yer. Sabah uyandığında zehirlenmediğini, hâlâ
yaşadığını görür. Kim bilir, belki de bazı cadılar küçük kızları seviyordur!
Bunun böyle olduğunu öykü ilerledikçe göreceğiz.
Zeynep Bassa’nın,
okul öncesi yaş grubu için yazıp resimlediği Sihirli Öpücük, Kök
Yayıncılık’tan yayımlanıyor. Bu kitap,
Pamuk Prenses’teki kötü üvey anne algısını epey değiştiriyor. Doğrusu, iyi de
ediyor!
Tülin Sadıkoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder